Kapadokya’da bir günbatımını saat kadranından izlediğiniz oldu mu hiç? Eğer cevabınız hayırsa Celestial Voyager “Sunset over Cappadocia” modeliyle Kapadokya’ya bakalım.
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Her Şey Yerli Yerinde” şiirinde şöyle bir dize var: “Serpilen aydınlıkta dalların arasında / Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman”. Bazı saatlerin kadranında zaman sahiden büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor bize. Sanıyoruz ki, akışına bir türlü akıl sır erdiremediğimiz zamanı işte böyle kadranlardan takip etmek daha keyifli oluyor. Singapurlu koleksiyoner Benjamin Chee de bizimle aynı fikirde olsa gerek; 2019’da kurduğu bağımsız saat markası BCHH (Benjamin Chee Haute)’de sanat eserini anımsatan kadranlı saatler üretiyor.
39 yaşındaki Benjamin Chee’nin saatlerle yolu, saat koleksiyoneri olan babası sayesinde kesişmiş. Üniversite için Londra’ya taşındığı yıllarda mekanik saat yapımına karşı bir merak doğuyor. Londra’da antika saat dükkanlarını keşfetmesiyle Chee’nin saatlere olan bu tutkusu derinleşmiş. 2019’da kendi markası BCHH’i kuran Chee, şimdilerde Avrupalı saatçilerle işbirliğiyle saatler üretiyor. Geleneksel zanaatlarla üretilen el yapımı kadranlar La-Chaux-de-Fonds’daki atölyede tasarlanıyor. Markanın işbirliği yaptığı isimlerden biri de Andersen Genève. Bir araya gelen iki marka, 2022 yılında kadranında Kapadokya’yı tasvir eden Celestial Voyager “Sunset over Cappadocia” modelini tasarlamıştı. Oldukça ilgi gören 10 adetle limitli bu serideki tüm saatlerin satılması, ikilinin yeni bir Kapadokya modeli tasarlamasının önünü açtı. Kapadokya’da romantik bir günbatımı bu sefer Andersen Genève x BCHH Celestial Voyager “Sunset over Cappadocia” Version 2 ile karşımıza çıkıyor.
20 adetle limitli yeni “Sunset over Cappadocia”nın kasasında platin ve pembe altın bir arada kullanılmış. Platin kasa gövdesine pembe altın bezel eşlik ediyor. Böylece kadrandaki günbatımı tonlarına uyumlu, yumuşak bir geçiş sağlayan pembe altın bezelle çerçeveleniyor. Kasa arkasındaki halkalar da pembe altından tasarlanmış. Kadran yapımında olduğu gibi kasada da el işçiliği karşımıza çıkıyor: Geleneksel bir yöntem olan ve “eagle’s wings” (kartal kanatları) adı verilen boynuzlar el işçiliğiyle tasarlanmış. İki tonlu bu kasa, 37,8 mm çapında.
La-Chaux-de-Fonds’daki saat ustalarının tasarladığı kadranda geleneksel Japon sanatı cloisonné’nin izleri görülüyor. Kadranın ana hatlarını oluşturmak için ilk aşamada çok ince altın şeritler kullanılmış, daha sonra minyatür şekillerin ortaya çıkması için defalarca fırınlanıp renklendirilmiş. Farklı renkte ve boyuttaki dört balon yumuşak pembe tonlarındaki günbatımında süzülüyor. Kapadokya’nın kendine has toprak tonları, Kızılırmak’ın mavilikleri ve etraftaki yeşilliklere tamamlanmış. Manzara tasvirini çevreleyen 24 saat halkasında da güneş ve ay sembolleri içim pembe altın kullanılmış. Akrep ve yelkovan ise yaprak şeklinde manzara tasvirini gölgelemeyecek zarif bir tasarımla sunuluyor. Saate A. Schild S.A. otomatik mekanizma AS 1876 hayat veriyor. Güç rezervi yaklaşık 40 saat.
2023’te GPHG’de komplike kadın saatleri dalında adaylık elde eden BCHH koleksiyonlarında geleneksel zanaatlar kullanılarak tasarlanan başka bespoke saatler de bulunuyor. Celestial Voyager “Supersonic”, bu saatlerden birisi. Kadranın ortasına New York’tan bir Concorde uçak tasvir edilmiş. Geçtiğimiz yıl GPHG’ye aday olan model ise Celestial Voyager “Arctic Sunrise”, bir gece vakti ışıklar içindeki Kuzey Kutbu manzarasını kadranına taşıyor. Markanın sitesinde geleneksel zanaatlarla işlenmiş daha pek çok saat görebilirsiniz. Bize kalırsa hepsinin ortak özelliği, kadranlara bakarken uyandırdığı o his: “Serpilen aydınlıkta dalların arasında / Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman”.
