Yaz akşamlarının vazgeçilmez konusu “Ne izleyeceğiz?” sorusuna son veriyoruz: IMDb puanı 7 üzeri diziler…
Ne izleyeceğinize karar vermek başlı başına bir mesaiye mi dönüşüyor? Yalnız değilsiniz. Onlarca platform arasından yüzlerce afişe bakarak karar vermeye çalışmak çok yorucu. Tüm bu hengâmede elbette bir can dostumuz var, o da IMDb. Tabii ki puanlar tek başına bir ölçüt sayılmaz ama gene de seyircilerin bu yapımlar hakkındaki düşüncelerini görmek alternatiflerimizi azaltması açısından önem taşıyor. Ve itiraf edelim ki dizi seçerken belli bir barajın üstüne geçen yapımlara daha sıcak bakıyoruz. Bu kez, IMDb puanı 7 üzeri dizileri birlikte inceliyoruz. Üstelik bir çoğu da 2025 yapımı. Spoiler yok. Sadece ne izlemeye değer, neye vakit ayırmaya değmez, onu konuşacağız. Hazırsanız sizi “Ne izleyelim” mesaisinden kurtarıyoruz.
IMDb Puanı Yüksek Diziler
MobLand
IMDb: 8.4
Nerede: TV+
Mart ayında yayınlanmaya başlayan ve ilk birkaç bölümünü ünlü yönetmen Guy Ritchie’nin yönettiği yeni Paramount+ dizisi “MobLand”, Londra’da iki büyük mafya ailesindeki savaşı konu alıyor. Dizide kadro şahane. Harrigan ailesinin sadık tetikçisi Harry rolünde Tom Hardy’i izliyoruz.
Bu ailenin babası Pierce Brosnan, annesi ise Helen Mirren. Kadroda “House of Dragon”la tanıdığımız Paddy Considine ve “Downton Abbey”le hatırladığımız Joanne Froggatt gibi güçlü isimler de var. İrlandalı köklerine sahip çıkan Harrigan ailesini temsilen de dizinin jeneriğinde son dönemlerin en başarılı İrlandalı grubu Fontaines D.C’den “Starburster” çalıyor. Güzel detaylar. Tom Hardy’e rolü cuk oturmuş, Mirren ve Brosnan’ın İrlandalı aksanları da muazzam. Kesinlikle izlemeye değer. Aslında tek sezon olarak düşünülen “MobLand” öyle güzel reaksiyon aldı ki, ikinci sezon için de diziye yeşil ışık yakıldı. Sürpriz bir sonla birinci sezonu biten dizinin bakalım ikinci sezonunda neler göreceğiz?
Your Friends & Neighbors
IMDb: 7.7
Nerede: Apple TV
Başrolünde “Mad Men”le popülaritesini katlayan Jon Hamm’in yer aldığı yapım, varlıklı yaşam tarzına alışmış bir adamın hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. New York’ta yaşayan Coop, finans dünyasında yer alıyor. Hem boşanmış hem de işini kaybetmiş. Ancak ailesinin lüks hayat standartlarını sürdürmesini istiyor. Bunu yapabilmek için de çevresini ve komşularını soymaya başlıyor.
Kadroda Amanda Peet, Olivia Munn, Mark Tallman, Hoon Lee gibi isimler var. Çok eğleneceğimiz bazı detaylar da var: Lüks arabalar cirit atıyor, insanlar bir şişe şaraba 32 bin dolar veriyor, 35 bin dolarlık porselen tuvaletlerde varoluşsal krizler yaşıyor. Bir nevi altın kafes yani. Coop’un dünyasında bir yanda bu ultra zenginler diğer yanda da kredi kartı ekstrelerine gömülmüş insanlar var. Başka bir deyişle, “Your Friends & Neighbors” bu iki sınıfın çatışmasını işleyen bir kara komedi. Jonathan Trapper imzası taşıyan diziyi Apple TV’de izleyebilirsiniz.
Pati
IMDb: 7.2
Nerede: HBO Max
Başrollerinde Aleksandra Adamska, Konrad Eleryk ve Natalia Wolskayer yer aldığı “Pati” Polonya yapımı bir dizi. Konusu ise kısaca şöyle: Pati, ailesinin tüm yükünü sırtlamış genç bir kız. Annesi Julita ve iki küçük kardeşiyle yaşadığı apartman dairesinde, bir kez daha elektriğin kesildiğini öğreniyor; üstüne kira borçları da birikmiş durumda. Annesi Julita ise bu sorumluluklardan tamamen kaçmış; alkol ve madde kullanımına sığınarak gecelerini barlarda, dans pistlerinde geçiriyor. Pati ise bir aşçılık okuluna başvurmuş ve kabul edilip edilmeyeceğini umutla bekliyor.
Tam bu sırada başlarına yeni bir dert açılıyor: Mahallenin uyuşturucu satıcısı Sony, Julita’nın borçlarını Pati’den tahsil etmek için onu sıkıştırmaya başlıyor. Pati, annesinin uyuşturucu satıcılığı yaparak para kazanmaya çalıştığını öğreniyor. Bu kırık dökük aile düzeninde, Pati bir yandan hayallerini sürdürmeye çalışırken bir yandan da annesinin yarattığı kaosu toparlamaya uğraşıyor. İzleyicilerden oldukça iyi yorumlar alan diziyi HBO Max’te izleyebilirsiniz.
Code of Silence
IMDb: 7.1
Nerede: Apple TV
“Code of Silence”, işitme engelli Alison’un hikayesini anlatan etkileyici bir suç draması. Polis kantininde çalışan Alison, bir çetenin açık havada yapılan gizli görüşmelerini çözmek için dudak okuma becerileriyle polis soruşturmasına dahil oluyor. Zamanla çeteye sızıyor, Liam adlı gönülsüz bir üye ile yakınlaşıyor ve kritik bilgiler ediniyor. Başlarda sadece görev icabı ilerleyen bu süreç, kısa zamanda Alison’un kişisel inisiyatifiyle derinleşiyor.
Çete üyelerinden Liam’ın sık uğradığı bir pubda işe girerek daha da yakınlaşıyor ve suç dünyasına iyiden iyiye sızıyor. Liam’ın aslında çeteye gönülsüz şekilde dahil olduğunu fark ettiğinde ise aralarında bir yakınlık doğmaya başlıyor. Alison, öğrendiği kritik bilgileri polise aktardıkça, başta öfkeyle yaklaşan dedektiflerin de güvenini kazanıyor. Alison’un kişisel hayatında da sıkıntılar bitmiyor: annesiyle birlikte yaşadığı ev, bir şirket tarafından satın alınıp yeniden geliştirilmek isteniyor ve tahliye tehdidi altındalar. Bu ekonomik baskılar, Alison’un riskli kararlar almasına zemin hazırlıyor. İşitme engelli olma temalarının görsel açıdan nasıl işlendiğini görmek enteresan. Özellikle İngiliz yapımı suç ve gerilim dizilerini seviyorsanız tam size göre. Apple TV’de izleyebilirsiniz.
Mercy for None
IMDb: 7.6
Nerede: Netflix
“Mercy for None”, ilk bölümünden son sahnesine kadar soluk soluğa izlenen, son derece yoğun bir Güney Kore suç draması. Çetesiyle bağlarını koparmış eski bir gangster, kardeşinin ölümünün ardındaki gerçeği ortaya çıkarmak için amansız bir intikam yolculuğuna çıkıyor. Dizi, katmanlı hikâyesiyle izleyiciyi koltuğunun kenarında tutmayı başarıyor.
Oyuncu kadrosu, karakterlerini hem gerçekçi hem de ilgi çekici bir şekilde canlandırarak diziye büyük güç katıyor. Başlangıçta karakterlerin isimlerini ve ilişkilerini akılda tutmak zor görünüyor, kabul. Ama ilerleyen bölümlerde olay örgüsü açıldıkça bu karmaşa yerini güçlü bir karakter takibine bırakıyor. Herkese hitap etmeyecek vahşi sahneler olduğunu da not düşelim. Aslında bu sahneler bu anlar hikâyenin duygusal ağırlığını artırarak anlatımı daha sürükleyici hale getiriyor. Amaç zaten izleyicide güçlü tepkiler uyandırmak. Yani “Mercy for None” izlerken biraz kafanızı boşaltın, ayaklarınızı uzatın ve çerezinizi alın gibi şeyler söylemek pek mümkün değil. Ama genel olarak hem aksiyon hem de derinlik arayan izleyiciler için biçilmiş kaftan diyebiliriz. Netflix’ten izleyebilirsiniz.
Overcompensating
IMDb: 7.8
Nerede: Prime Video
31 yaşındaki Amerikalı komedyen Benito Skinner’ın hem yaratıcı ekibinde hem de başrolünde olduğu dizisi “Overcompensating” de listemizde yer alan dizilerden bir diğeri. Benny, lisedeyken popüler bir futbolcu, mezuniyet kralı ve sınıf birincisi olarak herkesin gözdesi. Ancak bastırdığı eşcinsel yönelimini saklamak için kendine ve çevresine heteroseksüel olduğu mesajını sürekli tekrarlıyor. Bu savunmacı hali, dizinin adının (Türkçesi, “abartmak”) kaynağını oluşturuyor.
Parti sahneleri, erkeklerin tuhaf gövde gösterileri gibi eğlenceli sahneler de mevcut. Üniversite gençlik komedilerinden hoşlanıyorsanız tam size göre. Ama aynı zamanda kimlik, aidiyet, kendi olma cesareti gibi kavramlar hakkında da bir şeyler izlemek istiyorsanız, sizi memnun edecek bir alternatif. Yasla baş etme süreci, kişinin kendisiyle yüzleşme çabaları derken derin derin düşünceler içinde bulabilirsiniz kendinizi. Diziyi Prime Video’dan izleyebilirsiniz.
Dept.Q
IMDb: 8.2
Nerede: Netflix
“Dept. Q”, Scott Frank ve Chandni Lakhani tarafından Danimarkalı yazar Jussi Adler-Olsen’in kitap serisinden uyarlanan bir İngiliz suç gerilim televizyon dizisi. İzleyicilerin büyük bir kısmı tarafından çok kısa sürede başlayıp bitirilen bir dizi olarak tarif edilen “Dept. Q” ilk bölümlerde biraz yavaş başlıyor. Ancak ilerleyen bölümlerde entrika, heyecan, karakter derinliği olan hikâyeye girdiğinizi hissediyorsunuz.
Dizinin konusu kısaca şöyle: Başarılı dedektif Carl Morck, kendisinin ağır yaralandığı, arkadaşı James Hardy’nin felç kaldığı ve bir polis memurunun hayatını kaybettiği silahlı saldırının ardından göreve geri döner. Ancak meslektaşları onu kibirli ve mesafeli bulduğu için pek sıcak karşılanmaz. Bu sırada İskoç Hükümeti, eski ve çözülmemiş vakalara odaklanacak bir birimin kurulmasını ister. Morck’un amiri Moira Jacobson’a bu amaçla geniş bir bütçe sunulur, ancak Jacobson bu kaynağın büyük kısmını kendi departmanındaki güncel dosyalar için kullanmak ister. Böylece Morck’u, elinde bir yığın soğuk vaka dosyasıyla baş başa kalacak şekilde bodrum katı ofisine tek başına atar. Tam da bu dönemde, daha zorlu bir iş arayan Suriyeli eski polis memuru Akram Salim, sivil çalışan olarak sessizce Morck’un ekibine katılır. İlginç bir ekip..
Somebody Somewhere
IMDb: 8.2
Nerede: HBO Max
Bir grup insanın gündelik, sıradan hayatlarını konu alan, çok basit gibi görünen ama izledikçe sizi çok iyi hissettirecek bir dizi, “Somebody Somewhere”. Kızkardeşinin ölmek üzere olduğunu öğrenince ona bakmak için memleketine dönen 40’lı yaşlarındaki Sam dizinin merkezinde yer alıyor. Kayıp ve kabullenme gibi duygularla boğuşurken de şarkı söylemenin ona ne kadar iyi geldiğini keşfediyor. Sonrasında ise bir anda kendini dışlanan bir grubun içinde buluyor.
Ne kadar yalnız hissetse de onun gibi olan ve onun gibi düşünen insanlar var. Bridget Everett Sam rolünde harikalar yaratıyor. Özellikle lise arkadaşı Joel ile olan diyalogları çok iyi. Arkadaşlık, aile, bağlı bulunduğunuz topluluklar, insanların birlikte büyümesi ve gelişmesi çok iyi işleniyor. İzleyicilerin birçoğu bu dizi için “Sanki arkadaşlarımın ekranda birlikte takılmasını izliyorum” yorumunda bulunuyor. Dizi çok sade gidiyor, herhangi bir ana konu yok. Tıpkı gerçek hayat gibi. Bu da izlerken sizi başta şaşırtacak ama sonra çok rahatlatacak. Peabody Ödüllü “Somebody Somewhere” 3 sezon sürdü ve 2024’te final yaptı. Diziyi HBO Max’ten izleyebilirsiniz.
Bu Kez Başrolde Komşu Var: Yunanistan’da Geçen Filmler
