Richard Mille, saatçiliğin ultra ince saat üretme yarışı, rekoru imkânsız bir noktaya taşıdı: Son rekor, Ferrari işbirliğiyle ürettiği saati. Saat, sadece 1,75 mm inceliğinde!
Ultra-ince saatler Altın Çağı’nı yaşıyor desek yanlış olmaz. Aslen 1950’lerde başlayan bu incelik yarışının Hector ve Achilleus’u Bvlgari ve Piaget olsa da başka dev markalar da yarışa dahil olmaktan uzak durmuyor. Komplike bir saat geliştirmek ve onu yeni materyallerle geliştirmek saatçiliğin en önemli konusuyken onu bir de aşırı ince bir mekanizmaya (dahası kasaya!) taşımak imkânsıza yakın bir mücadele anlamına geliyor. “İmkânsıza yakın” diyoruz, çünkü Piaget’nin ütopik gördüğümüz 2 mm’lik saati üretebilmesinden kısa süre sonra, Bvlgari bu yılın martında 1,80 mm’lik saati Octo Finissimo Ultra’yı duyurmuştu ve tarih temmuzu gösterdiğinde (aynı yılda yeni bir rekor!) daha önce bu yarışa dahil olmayan Richard Mille, Ferrari işbirliğiyle ürettiği 1,75 mm inceliğindeki “dünyanın en ince saati” RM UP-01’i duyurdu.
- Fossil’den Pişmiş Toprak Kasalı Otomatik Güneş Saati
- LVMH Saat Haftası’nda Bulgari: Sanat ve Tekniğin Uyumu
- 5 Milyon Dolarlık Richard Mille Rekoru
- Richard Mille
Tarihi biraz eskiye saralım: 2018’in (şimdi adı Watches and Wonders olan) SIHH Fuarı’ndaki Piaget alanında herkesin dikkati ince uzun bir cam kutuya konmuş, aşırı ince bir saatteydi. Kutudayken saatin inceliğini anlamak çok da mümkün olmuyordu, anlaşılabilmesi için yanına bir bozuk para konmuştu. Evet, saat, bozuk paradan da inceydi!
Piaget Altiplano Ultimate Concept, 2018’de henüz bir konseptti; 30 tasarımcı, 30 mühendis ve 30 saat ustası altı yıl boyunca onu hayata geçirmeye çalıştı. Efsanevi 900P temelli 900PUC mekanizmanın bulunduğu, 40 saat güç rezervli elle kurmalı saatin her bir detayı ayrı bir rekora işaret ediyordu: 167 mekanizma parçası sadece 0,12 mm inceliğe sığdırılmış, saatin safir camı 0,2 mm inceliğinde. İnceliği sağlamak için ana plaka kasa olarak belirlenmiş: Yani mekanizma ve kadran birbirinden farklı plakalarda değil; kadran aynı zamanda mekanizma. Böyle bir saatin güç rezervinin 40 saat olabilmesi ise saatçilik adına bir devrim.
Piaget, 2018’de konsept olarak sunulan bu saat için, ‘’Üretilebilecek mi’’ ve ‘’Günlük hayatta kullanılabilecek mi’’ sorularının ikisine de “Evet” demişti. Çünkü Altiplano Ultimate Concept, geliştirilmiş, test edilmiş ve kullanıma hazırdı.
Peki bu incelik yarışı ne zaman başladı ve bu rekora nasıl ulaşıldı?
İNCELİK YARIŞININ BAŞLADIĞI TARİH
İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde saatçilik dünyasının ilgilendiği birkaç konu vardı: 10 yıl önce tüplü dalış icat edilmişti; bu yüzden dalış saatlerini geliştirmek istiyorlardı, yüksek frekanslı saatler yapılmalıydı ve saatler daha ince üretilebilmeliydi. Blancpain Fifty Fathoms ve Zenith El Primero efsanelerinin çıktığı bu dönemde, tarih tam 1957’yi gösterirken Piaget, 2 mm ile en ince kurmalı mekanizma olan Calibre 9P’yi (saat de 4 mm inceliğindeydi) 1957’de Basel’de; 2,30 mm ile mikro rotorlu en ince otomatik mekanizma Calibre 12P’yi ise 1960’ta duyurdu. En ince mekanizmayı tasarlayan, markanın kurucusunun torunu Valentin Piaget’ydi. En ince cep saati rekoru ise Edmond Jaeger ve Jacques-David LeCoultre tarafından 1907’de geliştirilen 1,38 mm’lik Calibre 145 mekanizmasını barındıran cep saatiyle çoktan kırılmıştı.
Nisan 1966 Baselworld Fuarı’nda sahneye bir başka başrol yıldızı çıktı: Jean Bouchet-Lassale adlı İsviçreli saat üreticisi, La Chauxde-Fonds’daki usta saatçi Pierre Mathys ile birlikte dünyanın en ince mekanizmasını yaratmak üzere çalışmalara başladı ve köprüler ile milleri çıkarıp onların yerine bilyeli rulmanlar koyarak 1,2 mm ile en ince mekanik saat mekanizması Calibre 1200’ü yarattı. Kalibrenin otomatik versiyonu Calibre 2000, 2,08 mm inceliğindeydi, ancak sökülmesi ve servisi imkânsızdı. Lassale saatçilik endüstrisini kısa zamanda hayrete düşürse de 1976-1979 arasında üretilen kalibrelerden sonra zorluklar yaşamaya başladı ve 1979’da üretimi durdurdu. Ardından şirketi Seiko satın aldı; dokümanlar ve patentler ise Lemania tarafından alındı. Efsanevi kalibreler 1200 ve 2000, Lemania 1210 ve 2010 adlarıyla kullanılmaya ve geliştirilmeye devam etti ve bu mekanizmalar, şirket bağımsız kaldığı sürece Piaget’ye satıldı (hikâye yine başa dönüyor); Piaget, Cartier’nin yönetimi altına girince de Vacheron Constantin gibi markalarda Calibre 1160 ve 1170 adlarıyla kullanılmaya başladı.
QUARTZ’IN SAĞLADIKLARI
O yıllar tam da quartz saatlerin dünyayı etkisi altına aldığı ve İsviçre markalarının Quartz Krizi yaşadığı yıllara denk geliyordu. Quartz mekanizma bir saatin ince olmasına olanak veriyordu; nitekim Concord Delirium IV modeli 0,98 mm inceliğinde üretilebilmişti. Bu saatlerde mekanizmanın aynı zamanda kasa olarak kullanılması fikri ve teknolojisi 1983’te Swatch tarafından ve sonra da başta bahsettiğimiz rekortmen Piaget Calibre 900P tarafından kullanıldı.
Quartz Krizi yıllarında da incelik yarışı devam etti: Audemars Piguet, ilk en ince seri üretim tourbillon’lu kol saatini duyurdu, saatin inceliği 4,8 mm’ydi. Bu saatte bir ana plaka da yoktu, parçalar doğrudan kasa arkasına sabitlenmişti. Saat çok ince olduğu için kadrandan tourbillon görünüyordu.
ALTIN ÇAĞ BAŞLIYOR
Vacheron Constantin’in 2010’da 4,13 mm’lik Historiques UltraFine saati duyurmasından bir süre sonra, 2014’te Piaget yeniden sahneye çıktı ve Kalibre 900P ile ana plakanın kaldırıldığı, en ince mekanik saati duyurdu: 3,65 mm. Sadece iki yıl sonra Jaeger-LeCoultre Master Ultra Thin Squelette ile yeni rekoru kıracaktı; bu saat geleneksel metotla üretilmişti, yani kasa ve mekanizma ayrıydı. Saat ise sadece 3,60 mm’ydi. Piaget’nin 2015’te duyurduğu, hâlâ rekorun sahibi olan en ince kronograf saati Chronograph Flyback ise 8,24 mm’ydi.
Arnold & Son, UTTE ile ultra ince tourbillon eşapmanı (2,97 mm) üretirken bir başka rekortmen Bvlgari de en ince saatlerle anılmak üzere çalışmalarını devam ettiriyordu. Şimdiye dek ince saatleriyle sekiz kez dünya rekoru kıran Bvlgari, 2017’de 5,15 mm ile en ince otomatik mekanizmaya sahip Octo Finissimo Automatic’i duyurdu. Piaget ise Altiplano Ultimate Automatic’le (4,30 mm) en ince mekanik saat ve en ince otomatik saat dünya rekorlarını kırarken aynı yılın Baselworld’ünde Bvlgari tek bir saatle iki rekor birden kırdı: Dünyanın en ince tourbillon saati (Audemars Piguet’nin 1986 tarihli 4,8 mm inceliğindeki Ultra Thin Automatic Tourbillon Caliber 2870’inin rekorunu kırarak) ve yeniden dünyanın en ince otomatik saati. İnceliği yalnızca 3,95 mm’ydi. Şimdilik en ince dakika tekrarlayıcılı saat, en ince tourbillon’lu (ayrıca en ince tourbillon’lu kadın saati ile en ince dakika tekrarlayıcılı kadın saati), GMT’li kronograf, mikro rotorlu otomatik tourbillon ve kurmalı tourbillon saat rekoru hâlâ Bvlgari’de. Yıl içindeki Cenevre Saat Günleri’nde duyurduğu yeni 7,40 mm’lik Octo Finissimo Tourbillon Chronograph Skeleton Automatic’le tek düğmeli kronograf, tourbillon eşapmanlı ve ultra ince iskelet otomatik saat rekorunu da elde etti. Audemars Piguet, Rado, Chopard, Zenith ve Jaeger-LeCoultre de bu arada endüstrinin ultra-ince saatlerini üretmeye devam eden diğer markalar olarak yarışta ön saflardalar.
Piaget’nin CEO’su Chabi Nouri ince saatleriyle ilgili şöyle diyor: “Dünyadaki en ince mekanik saati geliştirmek bugün ciddi bir teknik bilgi, deneyim ve yenilikçi ruh istiyor. Hepsinden önemlisi de mükemmeli aramak ve asla vazgeçmemek gerekiyor.”
Piaget’nin 2 mm’lik bir zamanların “dünyanın en ince mekanik saati”, altın kullanımı için elverişli olmadığından altından 2,3 kat güçlü ve çalışılması epey zor kobalt alaşımından üretildi. Kurma kolunun, hatta yayların, çarkların, camın ve kayışın yeniden boyutlandırılması ve geliştirilmesi gerekmişti. Ondan daha ince bir saat olabileceğini ise hayal etmek bile güç(tü). Nouri ise bu konuda da şöyle diyordu: “Daha ne kadar ince bir saat yapabileceğimizi, bize gelecek gösterecek.”
O gelecek çok kısa bir zaman sonra geldi. Piaget’nin bu konudaki ezeli rakibi boş durmadı ve Bvlgari, Octo Koleksiyonu’nun onuncu yılını kutladığı 2022’de, Roma’nın efsanevi meydanı Pantheon’da Octo Finissimo Ultra’yı duyurdu. Yani 1,80 mm inceliğiyle dünyanın en ince yeni saatini!
Bu, sekiz patentli ve Concepto işbirliğiyle üç yılda geliştirilen model, 10. yıla özel 10 adet üretildi ve saatin üzerindeki (gerçekten cool görünen bir) kare kodla gelen bağlantı sayesinde mekanizmada sanal bir gezinti yapılmasını sağlayan ve orijinalliğini garanti eden NFT’siyle birlikte 400 bin euroya satışa sunuldu. Saatin inceliğini sağlamak için 170 parça, BVL Calibre 180 adlı mekanizmaya entegre edilmiş, saatin arka kısmı aynı zamanda mekanizmanın ana plakası. Saatin ultra ince (0,30 mm) safir camı, bezele yapıştırılmış. Mekanizmadaki parçaların bazıları yer tasarrufu için birden fazla işleve sahip. Patentler ise cam aksamı, osilatör modülü, diferansiyel gösterge, bileziği, Singularity yazılımı gibi benzersiz özelliklerinden dolayı verilmiş.
Bvlgari’nin Ürün Tasarımı Yöneticisi Fabrizio Buonamassa Stigliani, bu rekoru nasıl hayata geçirdiklerini şöyle anlatıyor: “Bu sekizinci rekor, en zoruydu, çünkü sadece mekanizma tasarımında değil; kasa, kasa arkası, bilezik ve katlanır toka konusunda da kuralları çiğnemek zorunda kaldık. Bu incelik derecesini elde etmek için, sadece düşünme şeklinizi yeniden gözden geçirmeniz yetmez; aynı zamanda çok çeşitli becerilerden yararlanmanız, birden fazla malzemeyle çalışmanız ve çok sayıda yeni zorluğa uyum sağlamanız gerekir. Bu anlamda Octo Finissimo Ultra, ultra minyatürleştirme ile temsil edilen bu geniş olasılıklar alanındaki tartışmasız en büyük komplikasyondur.”
2021’de daimi takvimli Octo Finissimo Perpetual Calendar modeliyle saatçiliğin Oscar’ı Grand Prix d’Horlogerie’de büyük ödülü alan Bvlgari yeni en ince saatiyle rekorunun tadını çıkaracakken sadece birkaç ay sonra, daha önce “dünyanın en ince saatini yapmaya çalışmamış” bir marka, Richard Mille bir başka rekorla hepsinin önüne geçti. Yeni saat RM UP-01 Ferrari, 1,75 mm’ydi, yani eski rekora göre 0,05 mm inceydi.
Richard Mille, Ferrari’yle 2021’de işbirliği yapmaya başlamıştı, bu saat de bu işbirliğinin ilk meyvesi. İki markanın lüks, sportif ve öncü-istisnai tarzını ortaya koyabilmek için bir dünya rekoru kırma ve ultra düz bir saat üretme fikri, kesinlikle akılda kalıcı. Bu model için Audemars Piguet Le Locle Laboratuvarları işbirliğiyle, 6 bin saati aşkın araştırma-geliştirme ve laboratuvar testi süreci geçirilmiş. Bvlgari’de ve Piaget’de olduğu gibi bu saatte kasa arkasının ana plaka görevi görmesi yerine bu kez mekanizmanın kasa içerisinde kurulduğu geleneksel saatçilik yapısı tercih edilmiş. Bunun nedenini, her koşulda darbeye dayanıklılığı korumak olarak açıklıyor marka (bu tercih de işleri daha çok zorlaştırıyor; incelik yarışında dikkate değer bir fark). 150 adet üretilen 1,75 mm’lik (mekanizması 1,18 mm) saat için yeni ve patentli bir ultra düz eşapman geliştirilmiş.
Ultra düz bir saat olabilmesi için üst üste binmiş dişlilerin olduğu geleneksel bir mekanizma yerine geniş bir yüzey alanına yığılamayacak her parçayı dağıtmaya karar vermiş. Elle kurmalı RMUP01, 5000 g’yi aşan hızlara dayanabilen, 1,18 mm inceliğinde, 2,82 gr ağırlığında ve 45 saatlik güç rezervine sahip bir mekanizma. Hafif ve dayanıklı olmasını sağlayan şey ise titanyum tercihi.
Bu kadar ince saatlerin en büyük zorluğu, kurma mekanizmasının yeniden düşünülmesi; bu derece incelik kasaya kurma kolunun entegre edilmesini engelliyor. Bu saatte de 1,5 mm çapındaki kurma gövdesi tamamen ortadan kaldırılmış; bunun yerine biri işlev seçimi, diğeri seçilen işlevi kullanmak için konumlanmış iki tepe, kasaya mekanizma çarkı olarak entegre edilmiş. Richard Mille’in mekanizmalardan sorumlu teknik direktörü Salvador Arbona “Aşırı düz olsa bile, diğer tüm modellerimiz kadar konforlu bir saat yapmak amacıyla yola çıktık. Bir konsept saat değil, kişinin günlük hayatında kullanacağı bir saat yapmak konusunda kararlıydık,” diyor. Bu da birkaç yıl konsept saat olarak sunulan rakip firmanın dönemin “en ince” saatine ince bir gönderme.
Ultra düz ve en ince saatin kadranında ufacık bir Ferrari logosu var. Hafifliği, titanyum tercihi, tonneau şekli, yivli vidaları, iskeletleştirilmiş köprüleri ise bildiğimiz Richard Mille imzaları. Fiyatı ise 1.888.000 dolar.
Richard Mille’in hedefi, “son yüzde birlik dilime kadar mücadele”ymiş. Yani, oyuna bir oyuncu daha girdi.