Jaeger LeCoultre, Watches and Wonders fuarında gökyüzü, gezegenler ve yıldızlar etrafında dönen “The Stellar Odyssey” temalı yeni saatlerini tanıttı.
Her şeyden önce gökyüzü vardı. Tarihin başlangıcından bu yana, gezegenlerin ve yıldızların hareketi zamanı ölçmek için insanoğlunun yegâne rehberiydi. Belki de horolojinin kökleri, zamanın derinliklerini keşfetmek için başını göklere uzatan meraklı insanlarla başlamıştı. Zaten sonrasında da astronomik fenomenler, zamanla uğraşan ya da saat üreten herkese ilham vermeye devam etti. Tıpkı 19. yüzyılda kurulan Jaeger LeCoultre’ün kurulduğu günden bu yana gökyüzünden ilham aldığı gibi. Şimdiyse marka, tarihinin gökyüzüyle olan bu derin bağını yeniden anımsamak için tasarımında ve teknolojisinde astronomik fenomenlerden ilham aldığı bir dizi saati tanıtıyor. Jaeger LeCoultre, “The Stellar Odyssey” ile rotasını göklere çeviriyor.
Jeager LeCoultre, “The Stellar Odyssey” teması altında 2022 yılı boyunca düzenleyeceği bir dizi etkinlik ve tematik sergilerle, zamanın gizeminin nasıl mikro-mekanik harikalara dönüştürüldüğünü gözler önüne serecek. İlk adım da Watches and Wonders 2022’nin ilk gününde atıldı. Marka, tanıttığı yeni modellerle hem saatlerin sanatsal tasarımlarını hem de bu alandaki teknik becerisini gözler önüne serdi. Örneğin Rendez-Vous Star ve Dazzling Star modelleri, bünyesinde markanın yeni tanıttığı in-house bir kalibreyi barındırıyor, kayan yıldız göstergeli Calibre 734. Modellerdeki katmanlı safir kadran, ilhamını kayan iki yıldızın tesadüfen karşılaşmasından alıyor. Her iki model de 36 mm çapında ve yıldızlı bir geceyi anımsatan kadranları pırlantalarla süslenmiş. Saatlerin bu kadar pırlantalı ve süslü olması sizi yanıltmasın iki model de cinsiyetsiz saatler.
Tanıtılan bir diğer seri ise Master Hybris Artistica Calibre 945 Galaxia ve Atomium modelleri. Bu saatlerin oldukça komplike olduğunu söylemeliyiz en başından. (Yine de bu, okunması zor bir saat olduğu anlamına gelmiyor.) Saatte takımyıldızlarını gösteren bir “gök kubbe” kullanılmış, ki bu da kadranı her 23 saat, 56 dakika ve 4,1 saniyede tam tur atarak dolaşan Cosmotourbillon tasarımıyla mümkün olmuş.
Galaxia modeli, pembe altın kasada ve siyah kadranla, Atomium modeli ise beyaz altın kasada ve lacivert kadranla geliyor. Jeager LeCoultre ustaları, yıldız haritaları için kadranlarda ilk kez grisaille mine tekniği kullanmış. Grisaille ilk kez 16. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkan bir resim tekniği. Bu nadir görülen teknik sayesinde Master Hybris Artistica Calibre 945’in kadranları, geceleri gördüğümüz gökyüzünü büyük bir ustalıkla tasvir ediyor. Her iki model de 5 adetle limitli üretilmiş.
Tanıtılan bir diğer model Master Grande Tradition Calibre 948 içinse dünyayı bileğinize taşıyor desek yeridir. Kadranının tabanı, okyanusu temsil edecek şekilde dalgalı guilloché deseni üzerine uygulanan mavi lakeyle tasarlanmış; Kuzey Yarımküre’nin arazisi ise ekstra derinlik sağlamak için kubbeli bir iskelet yapı üzerine işlenmiş. Bu detaylı zanaatkârlığa ise 24 saatte bir kadranın etrafında dönen bir uçan tourbillon eşlik ediyor.
Ve masa saatleri… Marka, Watches and Wonders’ta iki masa saati tanıttı: Atmos Infinite ve Hybris Mechanica. Atmos masa saatinin konsepti 1930’lara kadar uzanıyor ve marka da o vakitlerden bu yana bu konsepti geliştirmeye devam ediyor. Atmos Infinite ise bir parça mistik bir edayla çıkıyor karşımıza; saati uzay boşluğunda salınıyormuş gibi gösteren cam kasa, bu mistik atmosferi yaratıyor. Saatin düz siyah ve gümüş metal yapısı ise sade tasarımıyla zamanın komplike derinliğini arkasına saklıyor.
Diğer model, Atmos Hybris Mechanica ise kardeş modelinin aksine biraz daha karmaşık. Dünya, ay ve güneşin göreceli hareketlerini gerçek zamanlı olarak gösteriyor. Bünyesindeki Calibre 590, bugüne dek Atmos saatleri için üretilmiş en derinlikli mekanizma olarak çıkıyor karşımıza. Hatta öyle ki, üretilmesi dört yıldan uzun bir vakti almış. Saatin kadranından Ay, Ay’ın evreleri ve burç takvimini de görmek mümkün. Saatolog editörleri olarak “The Stellar Odyssey”nin yıl boyunca devam edecek sergilerinde gökyüzünün hareketlerini izlemeye devam edeceğiz.