Evde geçirdiğimiz zaman içerisinde form ve fonksiyon arasındaki denklem üzerine hepimiz kafa yormuşuzdur. Pandemik kriz öncesinde günlük hayatımızda kullandığımız ve belki de fonksiyonalitesi hakkında pek de fikir beyan etmediğimiz tasarımlar, şimdi sorguladığımız ve efektif olup olmadıklarını değerlendirdiğimiz ürünler haline geldiler.
Bu minvalde, üzerinde en çok zaman geçirdiğimiz koltuklar ve sandalyeler, formasyon geçirip konfor alanını giderek genişletiyorlar. Evde bulunduğu anları rahatından ödün vermeden geçirmek isteyenler, bir yandan estetik kaygılarını, rahatını ve tabii bütçesini düşünürken, kimileri bu noktalara ek olarak sürdürülebilirliği de plana dahil ediyor. Sam Hecht ve Kim Colin’in Takt için tasarladığı T07 Sling adlı sandalye, birkaç satır önce okuduğunuz tüm kilit noktalarda duyulan ihtiyacı karşılıyor.
Meşe ağacından üretilen iskelete, hamak görevi gören keten kumaş eşlik ediyor. Bu kadar basit bir yapıya sahip olan T07 Sling’in mahareti, minimalist tavrında gizli. Zira bu pratik materyaller, bir yandan sürdürülebilir ve tamamen doğal olmayı başarırken, bir yandan da tasarımın daha hafif olmasını sağlıyor ve yeni sürdürülebilir sandalyeniz gün içerisinde siz nereye giderseniz sizinle gelebiliyor. İskandinav kültürünün demirbaşı haline gelen demonte satış, Takt’ın da pratiğe döktüğü bir çözüm önerisi olarak karşımıza çıkıyor ve T07 Sling, oldukça pratik bir şekilde kurulabiliyor. Avrupa Birliği sürdürülebilirlik standardı onaylı bu yeni tasarım, Takt’ın web sitesinden ya da seyahat etmeye başladığımız noktada Kopenhag’daki mağazadan alınabiliyor.
