Kar sanatçısı Simon Beck, 2004’ten bu yana kendi bedenini ve kar ayakkabılarını kullanarak karlar üzerinde resimler üretiyor.
Bahçeler, sokaklar ve caddeler bembeyaz örtüye büründükten sonra karlar üzerinde şekiller yapmak, kendi bedenimizin izini beyaz örtüye çıkarmak pek çoğumuzun yediden yetmişe vazgeçilmez eğlencesi. Peki ya, bu işi biraz daha ciddiye alıp sanat formunda görmeye ne dersiniz? İngiliz mühendis Simon Beck’in bu tutkusu öylesine ciddi ki 2004’ten bu yana karlar üzerine geometrik şekiller çizerek kendi sanatını icra ediyor.
Şimdilerde Fransız Alpleri’nde yaşayan Beck ilk defa 2004’te başlamış karlar üzerine resimler çizmeye. Sanatçı öncelikle karlı kaplı alanda belirlediği noktaya bir işaret bırakıyor, sonrasında bu işareti esas alarak etrafında çizimlerini yapıyor. Böylece birbirini takip eden izler ve çizgiler bir sanat eserini oluşturuyor. 2010’da Facebook sayfasından paylaştığı bu çizimler kısa sürede ilgi çekerek geniş bir izleyici kitlesi kazanmaya başlamış.
Karın sanatla ilişkisinin yüzyıllar evveline dayandığı bir gerçek. The Book Hours’un 14. yüzyıldan kalma bir el yazmasında İtalyan heykeltıraş Michelangelo’nun Floransa hükümdarı Piero di Lorenzo de’ Medici için sarayın avlusuna bir kardan adam heykeli icra ettiği yazıyor.
Sanatçının her bir çalışması 10 saatten fazla sürüyor, fakat zamanla çizimler daha sofistike hale gelmeye başlamış. Örneğin bugüne kadarki en büyük çalışması Fransa’da donmuş bir rezervuar üzerine resmettiği dört yapraklı yonca eseri olmuş. Eseri tamamlaması neredeyse 4 dört gününü almış ve toplam 32 saat üzerinde çalışmış.
Sanatçı bugüne dek dünyanın çeşitli yerlerinden yüzden fazla kar üzerinde çizime imza attı. Aslına bakılırsa kar üzerine çizdiği bu sanat eserleri, karın formundan dolayı uzun ömürlü olmuyor ve geniş izleyicilere ulaşması bir yanıyla kısıtlı. Bu yüzden de sanatçı, eserlerini daha uzun ömürlü kılabilmek için hava fotoğraflarıyla ölümsüzleştiriyor. Böylece tüm karlar eriyip gittiğinde geriye sanat kalıyor, her zaman olduğu gibi.
