Saatolog.com.tr

Saatolog.com.tr Logo

Bir Şehrin Silueti: Kitaplardan, Fotoğraflardan ve Saat Kadranından

18 Temmuz 2021
Bir Şehrin Silueti: Kitaplardan, Fotoğraflardan ve Saat Kadranından

Martılar, telefon kulübeleri, Taksim Meydanı, vapurlar ve İstanbul’un daha nice hali, çok uzak fazla yakın bir tarih olan 2000’lerin başında Alex Webb’in kadrajına takılmış. Swatch da buradan ilhamla İstanbul’u kadranına taşıyor.

Bana kalırsa bir şehri tanımanın en iyi yollarından biri de hakkında yazılmış metinleri okumaktır. Bu şehir İstanbul’sa okuyacağımız yazar-metin sayısı için say say bitmez desek yeridir. Bu yüzden bu uzun listeyi başka bir yazının konusu olarak saklıyoruz, fakat bu isimlerden biri olan Orhan Pamuk’u bu yazımızda anacağız. Kara Kitap’ı okuduysanız Nişantaşı sokaklarını adım adım dolaştığınızı gayet tabii söyleyebilirsiniz. Üstelik bugününü bildiğiniz sokaklara bir de yıllar öncesinde yazılmış bir metin içerisinden bakmanın hazzı da bir başka oluyor. Hatta Nişantaşı sokaklarıyla kalmayıp Galip karakteriyle birlikte bir “Rüya”nın peşinde karlı bir akşam şehrin kenar mahallerine de inmişsinizdir. Kara Kitap, pek çok kimse gibi sizin de en sevdiğiniz Orhan Pamuk kitabı mıdır bu bilinmez, fakat İstanbul’u adımlayabileceğiniz bir metindir.

Orhan Pamuk’un sizi İstanbul gezisine çıkaracağı bir diğer kitap ise Istanbul: City of a Hundred Names. Orhan Pamuk’un açılış metniyle edebi değer kattığı kitap, Alex Webb’in insanı ve şehrin yaşamını konu alan İstanbul fotoğraflarından oluşuyor. Gelin Pamuk’un “hüzün”ü kitapta nasıl tanımladığından bir parça okuyalım: “hüzün: … şehrin sokaklarını kaplayan Türklere özgü bir melankoli hali.” Alex Webb’in İstanbul sokaklarını çektiği ve bence Orhan Pamuk’un “hüzün” tanımlamasını karelere dökülmüş hali olan fotoğraflardan bazılarını Robert Klein Gallery’nin websitesinde sanatçıya ayrılan sekmede görmeniz mümkün.

Gelelim bu kitaptan adını alan ve İstanbul’u konu edinen bir saate: A City of a Hundred Names. Dünyanın çeşitli şehirlerini konu edinen ve yalnızca o şehrin mağazalarında raflara çıkan Swatch Destination Watch serisi, bu kez İstanbul temalı bir saat üretti. Saatin tasarımı Tamer Köşeli imzasını taşıyor. 1500 yıllık tarihi ve mimarisiyle şehrin mihenk taşlarından Ayasofya Müzesi saatin kadranında yer alırken bir başka sembolik yapı olan Galata Kulesi de kayışta boy gösteriyor. Tasarımda şehirle özdeşmiş turkuaz rengi ağırlıkta, simit atmayı pek sevdiğimiz martılar da eksik edilmemiş. Kasa genişliği 41 mm olan saate Türkiye genelindeki tüm Swatch mağazalarından ulaşmak mümkün.

Yazının başında dediğimiz gibi İstanbul’u pek çok metinden okuyabilirsiniz; yalnız romanlar değil, şiirler de dahil:

“eğer sen yine İstanbul’san
yanılmıyorsam
koltuğumun altında eski bir kitap diye götürmek istediğim”

“İstanbul Ağrısı”, Attilâ İlhan