Yeni icat edilen her şey bir süre sonra sanki icat edilmemiş de hep hayatımızda varmış gibi sıradan ve olağan hale geliyor. 1950’lerin anlatıldığı bir diziyi izlerken cep telefonu olmadan ne yapıyorlardı acaba diye düşünmekten insan kendini alamıyorken yeni icatlara da tıpkı cep telefonuna olduğumuz gibi ışık hızıyla adapte oluveriyoruz. Telefonlar, bilgisayarlar, bir uygulama ile ısıtılan evler hayatımızı kolaylaştırıyor, işin giyilebilir teknoloji kısmında neler oluyor?
Son dönemin yeni gözdesi Whoop, Covid-19 pandemisiyle mücadele sırasında yakaladığı aralıktan hızlıca giriş yaparak profesyonel sporcuların yanı sıra birçok kişiyi de etkisi altına almayı başardı.
Aslında dışarıdan bakıldığında bir fitness takipçisi gibi görünse de Whoop 3.0 size spor yapmaya hazır olup olmadığınızdan vücudunuzun herhangi bir hastalıkla mücadele etmeye başladığına kadar birçok konuda bilgi veriyor. Covid-19’a yakalanan kişilerdeki hızlı nefes alıp verme verisini de kullanan teknoloji bu konuda nasıl hareket etmeniz gerektiğini, dinlenme ve çalışma zamanlarınızı size söyleyerek aslında kişisel bir koç gibi davranıyor.
Kolunuza taktığınız aparat üzerinde herhangi bir ekran olmaması, sürekli olarak cihaza bağımlı yaşamanızın önüne geçmek için tasarlanmış gibi görünse de uyku sırasında uyanmanıza sebep olan ekstra ışıklara da maruz kalmanız bu sayede engelleniyor.
Ayrıca tabuları yıkan Whoop “8 saat uykuya ihtiyacınız yok, yalnızca o gün ne kadar yorucu ve stresli bir gün olduğunu bilerek kaç saatin size yeterli olacağını duymaya ihtiyacınız var” diyor. Belki de sağlıklı ve huzurlu olduğumuzu birilerinden duymaya ihtiyacımız vardır, ne dersiniz?
