Saatolog.com.tr

Saatolog.com.tr Logo

Zenith, Kadıköy ve Buzlu Zamanın İzinde

30 Ocak 2023
Zenith, Kadıköy ve Buzlu Zamanın İzinde

Dağların soğuk havasından ve buzullardan ilham alan Zenith Defy Extreme Glacier zorlu koşullara dayanıklı bir saat. Bu özelliği nedeniyle zamanın serin ve belirsiz doğasına da atıfta bulunuyor.

“Annem aceleden, odamdaki mumu da yanında götürmüştü; postacının getirdiklerini, gözümden kaçmasın diye hemen yanı başıma bırakmış olduğunu fark ettim. Ama gazetelerden başka şey yokmuş gibi geldi bana. Herhalde sevdiğim bir yazarın, nadiren yazdığı için bana hoş bir sürpriz olacak makalesi vardı. Pencereye gidip kalın perdeleri açtım. Solgun, puslu gün ışığının üstünde, o saatte mutfaklarda yakılan fırınlar gibi pespembe parlayan gökyüzü, içimi umutla, geceyi trende geçirip sabah pembe yanaklı sütçü kızı gördüğüm küçük dağ istasyonunda uyanma arzusuyla doldurdu.” 

Marcel Proust, Kayıp Zamanın İzinde, 6. kitap, çeviri: Roza Hakmen, YKY, 2016

Zenith, LVMH Saat Haftası’nda çeşitli saatler duyurdu ama bir tanesi var ki sözü edilmeye değer özellikler barındırıyor: Zenith Defy Extreme Glacier. Dağların soğuk havasından ve buzullardan ilham alan Defy Extreme Glacier ismiyle uyumlu olarak zorlu koşullara dayanıklı, dağcılar ve kayak sporuyla uğraşan saat meraklıları için de biçilmiş kaftan. Öte yandan tam da buzlu-puslu özellikleri nedeniyle zamanın serin ve belirsiz doğasına atıfta bulunan etkileyici saatler arasında yer alıyor.

Zenith, Kadıköy Ve Buzlu Zamanın İzinde

Zaten bence fiyatı ne olursa olsun bir saati iyi yapan şey zamanın niteliği hakkında bir fikir vermesinin yanında tarihi değiştiren kimi insanların inatçı ve çağları aşan öngörüsüne de ortak etmesidir. Estetik değerleri de unutmayalım, çünkü estetikten söz ettiğimizde konu sanatın sınırlarından geçer ve edebiyata kadar uzanır. Zenith Defy Extreme Glacier’in kendisi teknik sınırları aşabilir ama estetik ve edebiyat dünyasına geçmesi için ona bir eşlikçi lazım, o eşlikçinin adı ise kalsedon taşı.

Defy Extreme Glacier’in kadranında buzlu görüntüye sahip kalsedon taşı kullanılmış. Kalsedon sadece kadranda değil bezel ve kronograf muhafazalarında da yer alıyor. Kalsedon da zamanın puslu ve derin doğasını düşünmeme neden oldu.

Kalsedon, genellikle mavi-beyaz tonlarda görüldüğü için (doğada gri, mor, pembe, kahverengi hatta siyah renkli örneklerine de rastlanıyor) diğer bir adı “mavi altın” olan yarı saydam değerli bir taştır. Eski Mısır, Hitit ve Roma uygarlıkları dönemlerinde süs eşyaları yapımında kullanılmış kalsedon taşı, Hititlerin hüküm sürdüğü dönemlerden itibaren Anadolu topraklarında (özellikle Eskişehir) çıkartılıyor. Roma İmparatorluğu döneminde küçük bir liman kasabası olan Chalkedon’dan gönderimi (günümüzde İstanbul, Kadıköy) yapıldığı için) bu güzel taşa kalsedon adı verilmiş. Kalsedonun, ruhu tedavi edici bir taş olduğuna inanan antik dünya insanları uyumakta güçlük çekenler için de mavi altına güvenmişler.

Defy Extreme Glacier’in kadranındaki buzlu taşa bakınca Kadıköy’den uzaklaşıp Marcel Proust’un dev eseri Kayıp Zamanın İzinde isimli kitabının temel meselesini ve insanlığın bütün zorlukları aşan zamanı anlama çabasını görüyorum.

Zenith, Kadıköy Ve Buzlu Zamanın İzinde

Kronograf ibresinin bir saniye içinde kadranın çevresini dönmesi de hız ölçümü ve teknik ilerlemenin göstergesi ama ek olarak estetik açıdan görsel bir şölen sunduğu da inkâr edilemez.