Güneş ışınları, artan sıcaklıklar ve terlemelerle oluşabilecek hassasiyetlere karşı önleminizi alın, cildinizi yaza hazırlayın.
Cilt bakımının mevsimi olur mu demeyin, oluyor. Soğuk kış günlerinde yoğun, besleyici, koruyucu ve nemlendirici bir bakım rutini benimseniyor genelde. Sert iklim şartlarına karşı cildi koruyup, hassaslaşan bölgeleri rehabilite etmek için neme ve rahatlatmaya odaklı ürünler tercih ediyoruz. Kış aylarından ılıman bahar iklimine geçtiğimizde ise durum değişiyor. Cildi yormayan, daha hafif formüller ve cildi sıcak havalara karşı yavaş yavaş hazırlamaya başlayan kalkan ürünlerle haşır neşir oluyoruz. Peki ya sıcak yaz günleri? Ağır silahları çıkarmaya hazır mısınız?
Sıcak yaz ikliminde ortaya çıkan belli başlı cilt problemlerine karşı bakım rutininizde elini güçlendirmeniz şart. Özellikle bazı formüller şikayetler oluşmadan önce kullanılmalı ki engelleyici özellikleri devreye girebilsin. Daha dik ve güçlü bir açıyla cilde değen güneş ışınları, cilt hassasiyetine, kızarıklığa ve lekelere sebep olabiliyor. Mevsimin yüksek derecelerde seyreden hava sıcaklığıysa terlemeyle birlikte gözenek tıkanıklığı, yağlanma ve parlama, dolayısıyla akne ve döküntülerle sonuçlanabiliyor. Yaz aylarında değişen gardırobunuzsa vücut bakımınızı da dikkate almanız gerektiğini hatırlatıyor.
Bakım rutininizi agresif yaz şartlarına hazırlamak ve cilt kalitenizi her daim yüksek tutmak için ipuçlarını ve ürünleri derledik.
Kağıdı Kalemi Hazırlayın!
GÜNEŞ KORUYUCULAR
Duymayanlar için tekrarımızı yapalım, güneş koruyucu kreminizi sadece yaz aylarında değil, yılın dört mevsimi de kullanmak zorundasınız. Evet, bulutlu günlerde bile. Ancak sıcak yaz aylarında işin rengi biraz daha değişiyor. Güneş ışınları daha dik ve dolayısıyla daha etkili. Bu yüzden güneş koruyucu kullanırken gün içinde sık sık tazelemeniz oldukça önemli. Kreminizi ihtiyaçlarınıza uygun formüllerden seçerek elinizi ekstra güçlendirebilirsiniz. Leke açıcı güneş koruyucular, renkli veya renk düzenleyici ürünler, makyaj üzerine kolayca uygulanan stick formüller bunlardan bazıları. Ek olarak, yaz günlerinde daha çok terleyeceğiniz ve suyla haşır neşir olacağınız günler yaklaştığı için suya dayanıklı güneş koruyucuları da tercih edebilirsiniz.
LEKELERE KARŞI
Cildiniz hiperpigmentasyona meyilliyse yaz ayları yaklaşırken bakım oyununuzu bir üst çıtaya taşımanız gerekli. Leke giderici bakım ürünleri var olan lekelerin renginin açılmasını ve cilt dokusunun yenilenmesini destekliyor tabii ki. Ancak bu formüllerin çoğu aslında lekeler oluşmadan önce de çalışmaya başlıyor. Yani leke giderici bir rutin için şikayetinizin oluşmasını beklemek zorunda değilsiniz. Melanin üretimini tetikleyen tyrosinase enzimini kontrol ederek cilt tonunun dengede kalmasını sağlayan ürünlerin yanında cildinizin taze ve dinç kalmasına yardımcı olan peeling’leri de kullanabilirsiniz.
SEBUM DENGESİ
Yaz aylarında cildiniz daha çok parlıyor, siz de fark ettiniz. Ama o parlaklık terden değil, yağdan oluyor genelde. Kış günlerinde cilt nasıl kuruyor ve matlaşıyorsa sıcak iklimde tam tersi meydana geliyor, cilt yağlanmaya ve parlamaya başlıyor. Bunun nedeni kısaca aslında iyi bir şey yapmaya çalışan yağ bezeleri. Yağ bezeleri cildi nemli tutmakla ve cilde kalkan oluşturmakla yükümlü. Sıcakta yanlış alarm veren bezeler haddinden fazla sebum üretiyor. Bu sebum da parlaklığa ve davetsiz misafirleriniz aknelere yol açıyor. Yaz aylarında sebum dengesini sağlamak şart ki; fazlasıyla değil, sağlıkla parlayan ve aknelerden uzak bir cildiniz olsun. Bu aşamada cildi temizleyip sebum üretimini dengeleyen formüller devrede.
ARINDIRICI ADIM
Ah bu gözenekler, kışın kuru cilt tabakasından yazınsa güneş koruyucular, yağ ve terle birlikte topaklanan kir, makyaj ve ölü deriden dolayı tıkanıyorlar. Yaz aylarında durum biraz daha ciddi gördüğünüz gibi. Tıkanan gözenekler siyah noktalardan aknelere, farklı cilt şikayetlerine sebep oluyor. Bu yüzden günlük ve haftalık bakım rutininize arındırıcı ajanlar eklemeniz çok önemli. Çift fazlı ama nazik bir temizlik, ekstra temizleyici tonik, kil maskeleri ve kimyasal peeling’ler müttefiklerinizden bazıları.
VÜCUT DİLİ
Yaz aylarında bir çoğumuz çorap kadını değiliz. Dekolte dozajı artıyor, hatta bikinili günler yaklaşıyor. Bu yüzden vücut bakımının önemi katlanıyor. Paragrafımıza selülit ve çatlakların bir cilt problemi olmadığını söyleyerek başlayalım. Ancak görüntüden rahatsızsanız (ki bizce olmayın) vücut bakım rutininde yapabileceğiniz bazı şeyler mevcut. Çatlak bakım kremleri ve vücut yağları yenileyici özellikleriyle ön plana çıksa da onlar destek kuvvetler. Çatlaklar için profesyonel bakımlar daha etkili. Aynı durum selülitlerde de geçerli. Ancak düzenli spor, sağlıklı beslenme, kafeinden uzak ve bol su içmenin yanında ciltte kan dolaşımını hızlandırarak selülit görünümün azalmasına yardımcı olan kremler ve kuru fırçalama tekniğini de es geçmeyelim.
Kuru fırçalama yaza girerken en etkili vücut bakım adımınız olmaya aday. Ölü deriyi vücuttan uzaklaştırırken kan dolaşımını artıran, cildin sıkılaşmasına ve pürüzsüzleşmesine destek olan bu adım olmazsa olmaz.
Pürüzsüz cilt demişken, tavuk derisi görünümü ya da havalı ismiyle Keratosis Pilaris’ten de bahsedelim. Kıl köklerini tıkayan ölü derilerin oluşturduğu bu sivilcemsi sert şişliklerden kurtulmak ve bebeksi bir yumuşaklığa sahip olmak için kuru fırçalamaya ek olarak glikolik asit uygulaması ve üre içeren formüller kullanmak gerçekten işe yarıyor.