Saatolog.com.tr

Saatolog.com.tr Logo

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

28 Mayıs 2025
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Su krizi derinleşiyor; çözüm sadece tasarrufta değil, toprağı ve teknolojiyi yeniden düşünmekte. Türk yatırımcılar ve mühendisler tarafından ortaya çıkan Grüngard, küresel bir soruna yerli çözüm getiriyor. 

Su, gezegenimizin yüzde 70’ini kaplasa da bunun yalnızca yüzde 2,5’inin tatlı su olduğunu biliyor muydunuz? Ve bu sınırlı kaynak, iklim değişikliği, aşırı nüfus artışı ve kontrolsüz tüketim nedeniyle hızla tükeniyor. 2024 verilerine göre dünya genelinde her üç kişiden biri, güvenli içme suyuna düzenli erişim sağlayamıyor.

Türkiye gibi yarı kurak iklim kuşağında yer alan ülkeler için bu gerçek daha da kritik. 2022 yılı itibarıyla Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1313 metreküp civarında. Bu değer, su stresi sınırı olan 1700 metreküpün altında ve TUIK‘e göre bu gidişat devam ederse Türkiye 2030’a kadar su fakiri ülkeler kategorisine girebilir.

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

Türkiye’den Çarpıcı Veriler

İklim değişikliği, kuraklık ve yanlış tarım politikalarının Türkiye’yi su stresi altındaki ülkelerden biri haline getirdiği bir gerçek. Son 50 yılda ülkemizde kişi başı kullanılabilir su miktarı neredeyse yarı yarıya azaldı. 1970’lerde bu rakam 4.000 metreküp civarındayken, bugün 1.300 metreküpün altına düşmüş durumda. Kabul edelim, bu tatsız gerçekler yazıyı okumaya devam etmeniz konusunda sizi tereddüte düşürebilir. Ancak okumaya devam etmenizi öneririz.

“Gidişat böyle devam ederse Türkiye 2030’a kadar su fakiri ülkeler kategorisine girebilir.”

Ortalama Bir Bahçe Ne Kadar Su Tüketiyor?

Gelin, suya bir de tüketildiği yerler açısından bakalım. Türkiye’de özellikle metropollerde bahçesi olan insan sayısı az. Ancak ülkenin genelini düşünerek kabaca bir hesap yapabiliriz. Diyelim evinizin ortalama büyüklükte (100 m²) bir bahçesi var. Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ)’nin 2020 yılında yaptığı bir açıklamaya göre bu büyüklükte bir bahçe yaz aylarında günde yaklaşık 500–800 litre suya ihtiyaç duyuyor. Bu, dört kişilik bir ailenin günlük toplam içme ve kullanım suyunun neredeyse iki katı anlamına geliyor. 

Ancak bu suyun yüzde 30 ila 50’si yanlış sulama yöntemleriyle boşa harcanıyor. Özellikle yağmur yağarken sulama yapmak, sulama sürelerini sıcaklığa göre optimize edemiyor olmak en büyük sorunlardan. Verilere göre musluktan çıkan her 10 litre suyun sadece 5’i bitkiye gerçekten ulaşıyor. İsraf edilen suyu düşününce insanın kalbi sıkışıyor. 

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

Akıllı Sulama Sistemleriyle Ne Değişir?

Yanlış sulamanın nelere yol açtığını az çok anlamışsınızdır. Tüketicinin genel olarak daha bilinçli hale geldiği doğru. Birçok insanın hem ekonomik hem de çevresel faktörlerle akıllı sistemlere daha yatkın olduğu da. Ancak reele baktığımızda birçok insan hâlâ eski sulama sistemlerini kullanıyor ve yeni akıllı sistemlerden haberdar değil. Oysa zamanlama, dozaj ve yönlendirme kontrolü olan akıllı sulama sistemleri sayesinde bahsettiğimiz israf yüzde 10’un altına düşürülebiliyor. İşte bu kritik soruna cevap niteliğinde ürünler tasarlayan bir marka var; Grüngard. Akıllı sulama çözümleriyle sadece evsel peyzaj sulamalarında değil, tarımda da yüzde 50’ye varan su tasarrufu sağlayabiliyor. Markanın kendisinden önce akıllı sulama sistemlerinin neyi değiştirebileceğini rakamsal olarak görmekte fayda var.

Sulama sistemlerinde akıllı çözümlere giderek tasarruf edildiğinde ortaya çarpıcı bir tablo çıkıyor:

  • Bir site kompleksi genelinde yılda 1.2 milyon litreye varan kazanç = yaklaşık 5.000 çamaşır makinesi yıkaması.
  • Bir çiftlik arazisinde yıllık 50 milyon litre tasarruf = küçük bir ilçeye 2 aylık içme suyu sağlamakla eşdeğer.

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

Geleneksel Sulama Sistemleri Verimsiz

Dünyada ve Türkiye’de tarım, su tüketiminin en büyük payını alıyor. Ancak kullanılan sistemlerin çoğu hâlâ verimsiz. Özellikle Türkiye’de kırsalda yaygın olan vahşi sulama yöntemi, suyun doğrudan toprağa salındığı ve büyük kısmının buharlaşarak ya da akarak kaybolduğu bir sistem. Bu yöntem, sadece su israfına değil, aynı zamanda toprağın yapısının bozulmasına ve erozyona da yol açıyor.

Modern alternatifler olan damla sulama ve yağmurlama sistemleri ise suyu daha kontrollü bir şekilde bitkilere ulaştırıyor. Ancak bu sistemler de elektrik altyapısına, düzenli bakım ve yüksek maliyete ihtiyaç duyuyor. Üstelik birçok küçük ölçekli üretici için hâlâ erişilebilir değil. Dahası uzaktan erişim gibi son derece kolaylık sağlayan bir teknolojiye de sahip değiller. 

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

Yerli Teknoloji: Grüngard

İşte bu noktada Grüngard, uzaktan erişim sağlayan, pilli sulama sistemiyle ezber bozuyor. Çünkü bu teknoloji dünyada ilk. Elektrik altyapısı gerektirmeyen, pille çalışan bu sistem; kullanıcısına istediği zaman, istediği yerden bahçe sulamasını yönetebilme imkanı veriyor. Böylece kullanıcı yalnızca gerektiğinde ve gerektiği kadar sulama yapıyor. Yazılım da bir hayli kullanıcı dostu. Örneğin; beklenmedik bir yağmur başladı, sulamanızı anında durdurabiliyorsunuz. Ya da bir arıza olduğunda ivedilikle, bahçeye gitmeden sistemi kapatabiliyorsunuz. Tam tersi; mevsim koşullarının üstünde bir hava sıcaklığı varsa sulamayı otomatik olarak artırabiliyorsunuz. Yani her şey, bahçenizin ihtiyacına göre şekilleniyor. Bu sayede hem su israfı önleniyor, hem de bahçenizin sağlığı korunuyor. 

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard

Bu yenilikçi sistemlerin bir diğer avantajı da sulama maliyetini önemli ölçüde düşürüyor olması. Bu küçük ölçekte bahçe ya da tarla sahibini mutlu edecek küçük bir kriter gibi görünse de doğal kaynakların korunması anlamında önemi büyük. Markanın arkasında iki Türk yatırımcı ve tamamen yerli mühendislerden oluşan bir ekip bulunuyor olması da ayrı bir gurur kaynağı. Kerim Acar ve Azra Yazıcıoğlu tarafından kurulan marka artık Türkiye’den sonra ABD ve Avrupa pazarlarına da açılıyor.

Grüngard’ın yatırımcılarından Azra Yazıcıoğlu şöyle açıklıyor: “Geleneksel sulama sistemleri, akıllı olmayan teknolojileri sebebiyle yeşil alanların ihtiyacını gözetmeden çalışan, ya fazla ya da yetersiz sulayan çözümler sunuyordu. Grüngard olarak hedefimiz bu denetimsiz döngüyü kırmaktı. Sulamanın kontrolünü kullanıcının kendisine teslim ederek hem doğaya hem de su kaynaklarına saygılı bir sistem kurmaya çalışıyoruz. Su tasarrufu artık bir tercih değil, bir zorunluluk. Biz bu zorunluluğu hem sürdürülebilir hem de kullanıcı dostu hale getiriyoruz.”

Küresel Su Krizine Yerli Çözüm: Grüngard
Grüngard Yatırımcı Ortağı Azra Yazıcıoğlu

Kültürel Dönüşüm Olmadan Teknoloji Yetersiz

Teknoloji elbette ki tek başına yeterli değil; suya dair kültürel algımız da değişmeli. Su hâlâ birçok yerde sınırsız bir kaynak gibi görülüyor. Oysa artık her bir damla, ekosistemin sürekliliği için hayati önem taşıyor. Suyu yalnızca “kullandığımız” değil, aynı zamanda “korumamız” gereken bir kaynak olarak yeniden tanımlamalıyız. Musluklardan, tarım arazilerine kadar her alanda su ayak izimizi küçültecek kararlar almak, artık bireysel bir tercih değil, küresel bir sorumluluk. Doğru adımlar, akıllı teknolojiler ve toplumsal farkındalıkla bu krizi yavaşlatmak mümkün. Grüngard gibi vizyoner markaların geliştirdiği çözümler, geleceğin sürdürülebilir yaşam biçimine dair önemli bir fikir veriyor. Bu vizyonun peşinden gitmek, sadece toprağı değil, yaşamı da yeşertmek demek gibi görünüyor.

Bahçede Hayatlar: Gerçek Gıdanın Tohumdan Sofraya Serüveni

Sofradan Tüm Hayata: Slow Food

Aslı Aksoy: “Kuşkonmaz En Büyük Motivasyonum”

Can Ortabaş ile Urla’nın Şarap ve Doğa Yolculuğu