2024 Yaz Olimpiyat Oyunları için yolu Paris’e düşenler kısa tren yolculuklarıyla Fransa’yı keşfedebilir.
Paris, 2024 yazının en popüler tatil destinasyonu. Pek tabii sebebi, 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapıyor olması. Neredeyse bir ay sürecek bu çok önemli spor etkinliği için Paris’e kamp kurmayı planlayanlar vakit buldukça hem kalabalıklardan uzaklaşmak hem de farklı rotalar keşfetmek için günübirlik gezilere katılmayı deneyebilir. İşte sizin için seçtiklerimiz.
Paris’ten Günübirlik Gezi Rotaları
Deauville
Paris’te plajda muhteşem bir gün geçirmek mümkün. Normandiya’nın dünyaca ünlü kasabası Deauville şehirden sadece iki saat uzaklıkta. Bir zamanlar Hollywood yıldızlarının akın ettiği bu gözde sahil beldesi rengarenk şemsiyeleri ve dünyaca ünlü oyuncuların isimlerini taşıyan Art Deco giyinme kabinleriyle nostaljik bir plaj deneyimi vaat ediyor. 1900’lerin başında Baron Henri de Rothschild tarafından inşa edilen tarihi Villa Strassburger, görülmesi gereken yerlerden.
Bordeaux
Paris’ten iki saatlik tren yolculuğuyla ulaşabileceğiniz Bordeaux şehri çoğunuzun bildiği gibi dünyanın en iyi şaraplarının üretildiği bölgelerden biri. Bir Şarap Müzesi de bulunan şehirde gün boyu tadımlar yapabilir, önceden yer ayırtacağınız Michelin yıldızlı restoranlarda yemek yiyebilirsiniz. Hatta şanslıysanız, ağustos ayında başlayan bağbozumu etkinliklerine de katılabilirsiniz. Avrupa’nın en uzun alışveriş caddelerinden biri olan Rue Sainte Catherine’de keyifli saatler geçirebilir, şık kafelerde yorgunluk atabilirsiniz.
Giverny
Sanat severler dünyaca ünlü Fransız ressam Monet’nin yaşadığı Giverny’nin ismini mutlaka duymuştur. Paris’ten trenle 45 dakikada ulaşabileceğiniz kasaba, ressamın özellikle Nilüferler adlı tablolarına ilham kaynağı olmuş. Sanatçının eşi ve çocuklarıyla uzun yıllar yaşadığı evi, bugün müze olarak ziyarete açık.
Eşsiz bahçelerle çevrili bu son derece sevimli ev, Giverny’de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. En az Monet’nin evi kadar önemli bir diğer durak ise dünyanın en önemli empresyonist ressamlarının eserlerinden oluşan çok değerli bir koleksiyona ev sahipliği yapan Musée des Impressionnismes.
Versailles
Trenle yarım saatte ulaşabileceğiniz Versailles, Paris’e giden herkesin görmesi gereken destinasyonlardan. Tavsiyemiz UNESCO korumasındaki sarayı tüm tarihi ayrıntılarıyla hatta eşsiz bahçeleriyle keşfetmek için rehberli bir tura katılmanız. Bahçelerin büyüsüne kapılıp sarayın ana galerisini oluşturan Aynalar Salonu’nu görmeden dönmeyin. Ve tabii Marie Antoinette’in evi The Queen’s Hamlet’i de. Civardaki dükkanlardan yapacağınız alışverişlerle sarayın bahçesinde eşsiz bir pikniğin tadını çıkarın.
Rouen
Paris’in kuzeyinde, Sen Nehri üzerinde yer alan ve yaklaşık 1,5 saatlik tren yolculuğuyla ulaşabileceğiniz Rouen, tarihin en iyi korunduğu Fransız şehirlerinden. Rengarenk ahşap evlerin, arnavut kaldırımlı sokakların ve katedrallerin şekillendirdiği şehirde ülkenin en yüksek katedrali kabul edilen Gotik şaheseri Notre Dame’ı ziyaret edebilirsiniz. Burası aynı zamanda Fransa’nın koruyucu azizesi olarak bilinen Jeanne d’Arc’ın öldüğü şehir ve bu efsane figüre ithaf edilen pek çok tarihi eser barındırıyor. Deniz ürünleriyle tanınan Rouen’de keyifli bir akşam yemeği sonrası tekrar olimpiyatlara doğru yola çıkabilirsiniz.
Chantilly
Paris’ten yarım saatte ulaşabileceğiniz Chantilly’de en az Versailles kadar ünlü bir şato-saray olan, A View to A Kill (Ölüme Bir Bakış) adlı James Bond filminin de çekildiği Château de Chantilly’yi keşfedebilirsiniz. 1500’lü yıllardan bugünlere ulaşan mimari şaheser aynı zamanda en az Louvre’dakiler kadar değerli sanat eserlerine ve muazzam bir at müzesine ev sahipliği yapıyor. Eşsiz dantelleriyle ünlü bölgedeki Musée de la Dentelle müzesini ziyaret edin, Fromagerie Gilloteaux’de Fransız peynirlerini deneyin, adından da anlaşılacağı üzere krem şantinin doğum yerinde bu özel tadın izini sürün.