

Bağımsız saat markası Oris’in CEO’su Rolf Studer ile Watches and Wonders’ta bir araya gelerek markanın yeniliklerini konuştuk.
Ne zaman e-posta kutuma Oris’ten bir basın bülteni gelse yüzümde tebessüm oluşturacak o Oris saatini görmek için heyecanla açarım. Yılın ilk günlerinde duyurulan ProPilot x Miss Piggy saati yüzlerde tebessüm bırakmış, markanın CEO’su Rolf Studer’in umudu yücelten, geleceğe iyimser yaklaşan sözleri de en az bu renkli saat kadar bizleri gülümsetmişti. Yılın en büyük saatçilik fuarlarından Watches and Wonders’ta Rolf Studer ile bir araya gelerek yeni Oris saatlerini ve markanın felsefesini bir de kendisinden dinledik.

Sizin hikâyenizle başlayalım. Bize saat dünyasındaki yolculuğunuzdan bahsedebilir misiniz?
Oris kariyerimde çalıştığım ikinci şirket, ondan önce Coca-Cola’da çalışmıştım. 2006’da yolum Oris’le ve böylece saat dünyasıyla kesişti. O günden bu yana, sıkıldığım tek bir gün dahi olmadan Oris’te görev alıyorum.
Sektörün en önemli bağımsız saat markalarından biri Oris. Marka olarak sizi farklı kılan yanlarınız neler?
Oris olarak kapsayıcı bir lüks anlayışını temsil ediyoruz. Eşitliğin, çeşitliliğin, açık fikirlerin olduğu bir markayız. Bence bizi diğer markalardan ayıran asıl özelliklerimiz bunlar. Mekanik saatçilik sanatını kutlamayı, bugün buraya geldiğimizde saatler hakkında sohbet edip yeni saat severlerle tanışmayı istiyoruz. Tüm bunlar bana enerji veriyor, daha iyi hissediyorum; çünkü aynı zamanda bir başkasına daha iyi hissettiriyorum.
Gelelim Watches and Wonders 2025 yeniliklerine, hangi modeller favorinizdi?
Bu yılın ana yeniliklerinden biri Big Crown Pointer Date modeli oldu. Big Crown Pointer Date, 1938’den bu yana sürekli üretilen ikonik koleksiyonlarımızdan biri. Kişisel olarak benim de favorilerim arasında. Bu yeni modelin en sevdiğim yanlarından biri de tarihi, bir ibre ile görüyor olmamız. Yani saatte bir tarih penceresi yok, onun yerine üçüncü bir ibreyle ayın hangi gününde olduğumuzu takip ediyoruz. Bu saatte in-house kalibre 403’ü kullandık. 120 saatlik güç rezervi ve 10 yıllık garanti gibi çeşitli özellikleri var.

Genel olarak markanın son yıllardaki stratejisinden bahsedebilir misiniz?
Genel olarak durduğumuz konum ve amacımız insanların yüzünde tebessüm uyandırabilmek. Bu felsefeyi fiyat noktasında da önemsiyoruz. Her zaman kendi parasını kazanan ve iyi saatlere merakı olan insanların markası olduk. Bu yüzden fiyat segmentimizi ulaşılabilir bir noktada tutmaya çalışıyoruz. Öte yandan sürdürülebilirlik de her zaman gündemimizde olan çok önemli bir nokta. Sadece çevresel sürdürülebilirlik olarak değil, ayakları yere basan bir bağımsız saat markası olabilmek için sosyal ve ekonomik sürdürülebilir de bizler için oldukça önemli bir yerde duruyor.
Türkiye saat pazarı hakkındaki düşünceleriniz neler peki?
Gelişen orta sınıf içinde saat meraklısı çok insan olduğu fikrindeyim. Türkiye saat pazarının ilerleyen yıllarda daha da önem kazacağını düşünüyorum.
Sohbetimizin başında marka olarak insanları tebessüm ettirmenin felsefenizde olduğundan bahsetmiştiniz. Sanıyorum ki siz de saatlerle duygusal bir bağımız olduğunu düşünenlerdensiniz…
Kesinlikle öyle. Bence saatle ilgili konuştuğumuz tüm şeylerin en önemli yanı bu. Artık kimse zamana bakmak için saat almıyor. Bir saate sahip olmak istediğimiz için alıyoruz. Peki neden bir saat almak isteriz? Benim için günlük angaryadan uzaklaşmak, gün içinde küçük bir kaçış yaratma imkânı. Bileğimdeki Pointer Date’e bakmak kısa bir ara vermemi sağlıyor. Saatime bakıyorum, rengini inceliyorum ve o an beni mutlu ediyor.



Son olarak Oris’in birkaç kelimeyle tanımlar mısınız?
İnsanlara tebessüm ettirmek, enerji vermek ve güzel hisler uyandırmak isteyen bir marka. Bizimle yolculuğa çıkan herkesle mekanik saatçilik sanatını kutlamak istiyoruz.