Kurulduğu 1906 yılından bu yana otomobil dünyasında lüksün zirvesi olarak nitelendirilen Rolls-Royce elektrik dönüşümüne Spectre ile başladı. Markanın tüm modelleri 2030 yılında elektrikli olacak.
Tamamen kişisel tercihlere göre siparişle üretilen, en kaliteli malzemelerin kullanıldığı, zenginlik ve lüksün otomobil dünyasındaki alametifarikası olarak kabul edilen Rolls-Royce, son derece sesiz, titreşimsiz çalışan benzinli motorlara veda etmeye hazırlanıyor. Yani BMW şemsiyesi altındaki İngiliz marka da elektrik dönüşümüne başlıyor. Bu dönüşümün ilk adımını da Spectre adını verdiği coupe model ile yapıyor. 2013’te tanıtılan ve üretimi biten Wraith modelinin boşluğunu dolduracak olan Spectre, ilk sahiplerine 2023 yılı sonunda teslim edilecek. Spectre’nin İngiltere fiyatının Cullinan ile Phantom modelleri arasında, 350 bin pound civarında olması bekleniyor.
Birçok marka elektrikli dönüşümüne SUV ve crossover modellerle başlarken Rolls-Royce’un bir coupe ile başlamasının akla gelmeyecek bir sebebi var. Rolls-Royce sahiplerinin yaş ortalamasının yüksek olduğu düşünülür, halbuki markanın CEO’su Torsten Müller-Ötvös, müşterilerinin yaş ortalamasının BMW ve hatta MINI’den bile düşük olduğunu açıklamış. Özellikle Çin ve ABD’de müşterilerin önemli bir kısmının genç olması nedeniyle elektrik dünyasına ilk adım bir coupe modelle atılmış.
Tasarım açısından bakıldığında uzunluğu 5.453 mm, genişliği 2.080 mm, yüksekliği 1559 mm ve aks mesafesi de 3.210 mm olan coupe model, geleneksel Rolls-Royce ögelerine sahip olmasının yanı sıra gelmiş geçmiş en aerodinamik Rolls-Royce modeli unvanını taşıyor. Bir Rolls-Royce’ta şimdiye kadar kullanılmış en geniş Pantheon ızgara ve motor kaputunu süsleyen, 830 saatlik tasarım modellemesiyle rüzgâr tüneli testinin ürünü Spirit of Ecstasy heykeli, otomobilin 0.25 Cd’lik sürtünme katsayısına ulaşmasında rol oynayan detaylardan. Spectre’nin burun tasarımı V12 motorlu modellerden sadece daha geniş ve 22 LED ile aydınlatılan ızgara ile ayrılmıyor. Ayrıca gündüz farlarının altında, karartılmış ve biraz derine yerleştirilmiş far tasarımıyla da ayrılıyor. Spectre, neredeyse 100 yıl içinde 23 inç jantlarla donatılan ilk üretim iki kapılı coupe unvanını da taşıyor.
Wraith gibi ters açılan kapılardan girilen iç mekânda ilk dikkat çeken yenilik, Starlight adı verilen, Wraith modelinde tavanda sunulan ambiyans aydınlatmasının Spectre’de kapı ve kokpite de yayılarak etkisinin artırılması. Kaliteli malzemelerle hazırlanan iç mekânda sadelikle yaratılan bir ihtişam söz konusu.
Yeni nesil Rolls-Royce modellerinde kullanılan ve elektrikli otomobillere de uygun hazırlanan alüminyum şasi üzerinde yükselen Spectre’nin 700 kg ağırlığındaki bataryası şasiye entegre edilmiş ve şasi rijitliği yüzde 30 oranında artmış. Toplam ağırlığı 2975 kg olan Spectre’de 576 HP güç ve 900 Nm tork üreten elektrikli motor bulunuyor. Spectre’nin saatte 100 km hıza 4,5 saniyede ulaşacağı, kesin bilgi verilmemekle birlikte 100 kWh civarı kapasiteye sahip bataryasıyla menzilinin de 520 km olduğu açıklandı. Geleneksel Rolls-Royce konforunun yanı sıra viraj performansını da geliştirmek için viraj demirlerini bile ayarlayabilen son derece gelişmiş, elektronik destekli bir süspansiyonla donatılan Spectre, Spirit adı verilen yeni bir dijital mimarinin kullanıldığı ilk model olacak. Bu sistemde araç sahipleri akıllı telefonlarına indirecekleri bir uygulama üzerinden araç ayarlarını değiştirebilecek.
