Serena Williams’ın ve onlarca yıldız tenisçinin antrenörü Patrick Mouratoglou, kendisi gibi hayallerinden vazgeçmeyen insanların yoluna ışık tutuyor.
Kimi insanlar sadece kendi yıldızlarına ulaşmayı başarmaz, bir başkasının yolunu da aydınlatır. 21. yüzyılın en büyük tenis koçlarından Patrick Mouratoglou da o isimlerden biri. Çocukluğundan beri en büyük tutkusu tenis olan Fransız koç, çeyrek asırdan daha uzun bir süredir onlarca tenisçinin hayatına dokunuyor. Mouratoglou’nun kendi hikâyesi de dinlemeye değer…
Patrick Mouratoglou henüz altı yaşındayken tanışır tenisle ve raketi eline aldığı o günden bu yana en büyük tutkusu olur tenis. Hayali bir gün dünyanın en iyi tenisçilerinden biri olmaktır; ancak ailesi oğullarının daha geleneksel bir eğitim almasını ister. Üniversite eğitimini işletme üzerine tamamlayan Mouratoglou, hayat onu farklı bir yola çıkarmış gibi görünse de en büyük tutkusundan vazgeçmez. Henüz 26 yaşındayken 1996’da Mouratoglou Tenis Akademisi’ni kurar. Cannes ve Nice arasında Fransız Rivierası’nın kalbinde konuşlanan akademi, bugün tenis dünyasının en büyük eğitim merkezlerinden biri. Mouratoglou’nun ve onlarca tenisçinin düşlerine ev sahipliği yapıyor.
“Bir Yıldıza Dokunmak”
Fransız koç burada onlarca tenisçinin yıldızının parlamasına eşlik ediyor. En bilinenlerinden biri ise Serena Williams. 2012’de yolları kesişen ikili art arda üç sene Grand Slam birinciliğine, Olimpiyat Oyunları’nda iki altın madalyaya ve toplamda 10 Grand Slam şampiyonluğuna imza attı. Mouratoglou’nun şimdilerde çalıştığı isimler arasında Stefanos Tsitsipas, Coco Gauff, Holger Rune ve Alexei Popyrin gibi yıldız tenisçiler yer alıyor.
Mouratoglou Tenis Akademisi, Fransa’daki ana merkezinin yanı sıra Yunanistan, İtalya, Amerika ve Endonezya gibi ülkelerde dünyanın dört bir yanında eğitimler veriyor. Yılda 5.000’den fazla kursiyer ve 250 öğrenciyi ağırlayan merkez, başlangıç seviyesinden profesyonel oyunculara kadar geniş bir skalada eğitim sunuyor. Her bir eğitmenin ortak felsefesi ise Mouratoglou’nunki ile aynı: tenis tutkusu.
Aynı zamanda bir saat meraklısı da olan Mouratoglou, kendi hikâyesinin Zenith’in “yıldızına ulaşma zamanı” felsefesi ile örtüştüğünü söylüyor. Hayat asıl hedefinde yol almasına fırsat vermemiş olsa da başka bir yolda kazandığı deneyimini, ilk hayaline ulaşmak için şekillendirmiş Mouratoglou. Yani, kendi yıldızına ulaşmaktan hiç vazgeçmemiş. Bu ortak felsefeyle 2020’den bu yana Zenith’in “marka arkadaşı” olan Mouratoglou, yetiştirdiği şampiyonların zamanını kadranındaki yıldız yüksek saatçiliğin zirvesine ulaşan saatlerle takip ediyor.
