Richard Mille geçtiğimiz hafta dünya genelinden kalabalık bir basın grubunu yeni koleksiyonu RM 43-01 tanıttığı özel bir davet için Paris’te ağırladı.
Nam-ı diğer “bilekteki yarış makinesi”, Richard Mille 21 Mart sabahı Ferrari ile işbirliğinde iki yeni model duyurdu. Dünya genelinden onlarca basın mensubuyla yeni modelleri bir gün öncesinde, Paris’in önde gelen kültür sanat mekânlarından Palais de Tokyo’da keşfetme fırsatı bulduk. Tasarımdan mekanizma departmanına Richard Mille’in üst düzey yöneticileri biz basın mensuplarına saatleri tanıtırken bu özel buluşmanın misafirleri arasında Felipe Massa gibi Ferrari’nin efsanevi yarış pilotları da yer alıyordu.
Richard Mille ile Ferrari’nin yol arkadaşlığı beş yıl öncesine dayanıyor. Zaten markanın kurucusu Richard Mille’in motor sporlarına tutkusu da herkesçe bilinir. 2020’de işbirliği için imza atan ikili, 2021’de ilk saatleri RM UP-01 Ferrari modelini duyurmuştu. 150 adetle limitli üretilen saat 1,75 mm inceliğiyle o sene bir dünya rekoruna imza atarken yaklaşık 1.700.000 İsviçre frangı fiyatıyla da çok konuşulacaktı.
RM 43-01 Tourbillon Split-Seconds Chronograph Ferrari
Gelelim yeni model RM 43-01 Tourbillon Split-Seconds Chronograph Ferrari’ye. RM 43-01 serisinde biri karbon diğeri titanyum olmak üzere 150 adetle limitli iki model tanıtıldı. Saatlerin tasarımında Ferrari yarış otomobillerinden ilham alınmış. Örneğin her Ferrari’nin şasisi numaralandırıldığı gibi saatlerin mekanizmalarına da “RM43-01” yazılmış. Mekanizma köprülerinde motorların yağ karterlerinden ilham alınırken vidaların şekilleri ise motorlarda kullanılan vidalara benzetilmiş. 488 Challenge Evo ve SF90 Stradale gibi efsanevi Ferrari araçlarından ilham alınmış.
Palais de Tokyo’daki turda sırasıyla mekanizma ve tasarım ekibinden dinledik saatleri, son kısımda ise deneme imkânımız oldu. 42,9 x 51,2 mm boyutundaki saatler, hacimli yapılarına göre oldukça hafif, bilekte konforlu bir kullanım sunuyor. Burada bir parantez açmak gerekirse, saatleri deneyimlediğim birkaç dakika boyunca ince bir kadın bileğine dahi ağır gelmeyeceğini gözlemlemiş oldum. Richard Mille kasa teknik direktörü Julien Boillat, iki kasanın farklı karakterler için tasarlandığını söylüyor; titanyum kasa centilmenler içinken titanyum kasalı versiyon daha sportif.
Karbon kasayla tasarlanan RM 43-01’in kadranında ve mekanizmasında sarı vurgular, titanyum modelde ise kırmızı ve altın rengi vurgular yer alıyor. Kadranın sol alt köşesindeki titanyum plakada Ferrari’nin “şahlanan at” logosu yer alıyor. Mekanizma kasa arkasından olduğu gibi kadrandan da görülebiliyor.
Saatin “şahlanan at”ı mekanizma ise kalibre RM43-01. Bu komplike kronografı hayata geçirmek üç sene sürmüş, üzerinde yaklaşık 40 kişilik bir grup çalışmış. 70 saatlik güç rezervine sahip elle kurmalı mekanizma; saat, dakika, saniye, ayrık saniyeli kronograf ve güç rezervi göstergesi fonksiyonlarına sahip. İskeletleştirilmiş mekanizma 5. dereceden titanyum bir temelin üzerine oturtulmuş, köprü gibi diğer parçalarda ise hem karbon TPT hem de titanyum bulunuyor. Mekanizma tasarımında kullanılan malzemelerde de Ferrari’nin kullandığı renkler, materyaller ve hatta kumaşlar da dikkatlice incelenmiş. Mekanizma departmanından teknik direktör Salvador Arbona, Ferrari’nin hem mekanik mühendislik hem de tasarım açısından ilhama çok açık bir yerde durduğunu dile getiriyor.
Saat dünyasından bizlerin alışık olduğu komplike mekanizmalar içinse Ferrari tasarım ekibinden Flavio Manzoni, son derece küçük olan mekanizma bileşenlerinin üzerinde çalışmanın ne denli şaşırtıcı olduğunu dile getiriyor. Manzoni’ye göre, mekanizmalar üzerine uğraşmak, yaratıcı yeteneği sergilemenin en iyi yollarından biri.
Yeni RM 43-01 saatlerini keşfettiğimiz Richard Mille deneyiminin son durağında bizleri karşılayanlar arasında efsanevi Ferrari pilotlarının yanı sıra Richard Mille’in kızı Amanda Mille de yer alıyordu. Marka ve partnerlik direktörü pozisyonundaki Amanda Mille ile yeni saatler üzerine kısa bir sohbet etme imkânı yakaladık. Yeni koleksiyondan oldukça gururlu olduğunu söyleyen Amanda Mille, ekipteki herkesin farklı geçmişlerden geldiğini ve bu çeşitliliğin yaratım sürecine farklı bakış açıları kattığını da dile getiriyor. Mille’e göre, bu koleksiyonu çekici kılan yanlarından biri de işte bu çeşitlilik.
Yeni koleksiyonla ilgili daha detaylı bilgi için markanın web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
