H. Moser & Cie. fiziksel, dijital ve sanal boyutları bir araya getirdiği yeni saati Endeavour Centre Seconds Genesis’i duyurdu.
Moser & Cie. CEO’su Edouard Meylan ile birkaç hafta önce yaptığımız röportajda, marka olarak gelenek ve ileri teknolojiyi bir araya getirmeyi önemsediklerinden bahsetmiş, her bir Moser saatinin bünyesinde köklü gelenekleri ve teknolojiyi barındırdığını söylemişti. Aradan henüz birkaç hafta geçmişken duyurulan Endeavour Centre Seconds Genesis’i görünce Meylan’ın röportajda söylediklerini anımsıyorum hemen, çünkü bu yeni model fiziksel, dijital ve sanal dünyaları bir araya getiren kendine has Moser saati.
Fiziksel, dijital ve sanal dünyaları bir araya getiren Genesis, 50 adetle limitli üretilmiş hibrit bir saat. Özel bir Moser metaverse alanı ile gelen model, saat meraklılarına yeni bir hizmet tanımı sunuyor. Kadrandaki QR kodu ile erişilebilen metaverse alanında markanın tarihçesini ve Genesis’in üretim aşamasından videoları izleyebiliyor, Moser komitesinin özel bir üyesi olarak lansman davetlerinin bir parçası oluyorsunuz. Bütün bunların yanı sıra, saat meraklıları bu sanal ortamla birlikte Moser ekibiyle bir araya da gelebiliyor.
2020’de e-ticaret ve CPO’yu başlatan ilk bağımsız saat markalarından biri olan Moser, halihazırda ileri teknoloji ile arasını iyi tutan markalardan biri. Markanın CEO’su Meylan, yeni bir teknoloji çağının şafağında olduğumuzu söylüyor. Hâlâ tamamen keşfedilmemiş bu sanal dünyanın kapılarını aralayarak risk alsalar da aktif bir rol oynamanın Moser için oldukça önemli olduğunu da dile getiriyor Meylan.
Genesis’te bir blok zincir sistemi de yer alıyor. Bu blok zincir teknolojisi Aura Blockcahin Consortium tarafından yürütülüyor. Aura SaaS ile saat sahipleri, sertifikasyon ve garanti gibi pek çok işlem ve uygulamaya erişebiliyor. Her bir Genesis 01100111 01100101 01101110 01100101 01110011 01101001 01110011 saati, Web 3.0 teknolojisiyle uyumlu.
Modern ve minimalist bir İsviçre dağ evi gibi tasarlanan Genesis, hem markanın hem de İsviçre’nin ikonik yanlarına göndermelerde bulunuyor. Markanın üretim fabrikasının bulunduğu Ren Nehri’ni çağrıştıran tasarımı bunlardan biri. 3 boyutlu kurma kolu ve bezeli, pikselli bir görünümde tasarlanmış ve 40 mm çapındaki mikrobloklanmış kasasıyla oldukça uyumlu görünüyor. Saatin kadranı ise dünyadaki en siyah madde olan Vantablack ile işlenmiş. Pikselli görünümdeki kadran, zamanı başka bir boyuttan takip ediyormuş hissi uyandırıyor.
Endeavour Centre Seconds Genesis, üç parçalı bir serinin ilk saati olarak çıkıyor karşımıza. Bu limitli saatin sahipleri, serinin üretilecek diğer saatleri için öncelikli müşterileri olacak. Bizlerse hâlâ tam anlamıyla keşfedilmemiş bu sanal evrenin, saat kadranlarına daha başka türlerde nasıl yansıyacağını merakla bekliyoruz.
