Son zamanların çok beğenilen dizisi “The Bear”, 5 Ekim’den itibaren Disney Plus’ta.
Türkiye’deki yayın hayatına başladığı günden beri adından en çok söz ettiren platformlardan biri olan Disney Plus, geçtiğimiz günlerde son zamanların en çok beğenilen dizilerinden “The Bear”ı Türkiye kütüphanesine ekledi. Bugün (5 Ekim) itibarıyla gösterilmeye başlayan “The Bear”, 8 bölümlük ilk sezonuyla artık Disney Plus’ta. Radarımıza takılan “The Bear”a, henüz izlemeyen okurlarımız için göz atıyoruz.
Chicago’nun sandviç restoranlarından birindeyiz, fakat bir restoranın görmeye pek de alışık olmadığımız kısmındayız: Mr. Beef adındaki bu eski usul sandviç restoranının mutfağına misafir ediyor “The Bear” bizi. Kesme tahtasına hızlı hızlı inen bıçaklar, buzluklardan çıkan kırmızı et parçaları, marifetli eller ve bolca hararet… Fakat bu sıcaklığın yüksek ateşli ocaklardan ya da fırınlardan geldiğini sanmayın çünkü hararetin kaynağında birbirleriyle uyumlu bir şekilde yemek pişirmeye çalışan aşçılar ve restoranın sahibi şef Carmen Berzatto var.
Dizinin başrolü Carmen’e, “Shameless”tan tanıdığımız Jeremy Allen White hayat veriyor. White’ı yeniden izlemek güzel fakat bana kalırsa daha güzeli, onu yine akşamdan ve sanki yataktan daha yeni kalkmış gibi duran esrik haliyle izlemek. Gelelim Carmen’e; New York’un gözde restoranlarında çalışan Carmen, ağabeyinin beklenmedik intiharı ve aile restoranları Mr. Beef’i ona emanet etmesiyle New York’tan ayrılıp doğup büyüdüğü şehir Chicago’ya döner. Ne var ki, bu eski usul sandviç restoranı ve mutfağı, Carmen’in yıllardan beri çalışıp alıştığı lüks restoranlardan oldukça farklıdır.
“The Bear”, hayatı birdenbire tamamen değişen Carmen’in New Yorklu lüks restoranların mutfaklarından öğrendiklerini geleneksel Mr. Beef’in mutfağında uygulamaya çalışması ve bir mutfak ekibinin bir arada çalışma dinamiklerini temel alıyor hikâyesinde. Dizinin ana mekânı mutfak, dış çekimler olsa da sahnelerin büyük bir çoğunluğu restoranın mutfağında geçiyor. Haliyle temposu oldukça yüksek bir dizi, fakat yine de karakterlerin hikâyesini derinlemesine veriyor olması eleştirmenlerce bol beğeni topladığı yanlarından biri. Haziranda başlayan dizinin henüz 8 bölümlük ilk sezonu yayınlandı, dizi böylesine sevilince ikinci sezon için de hemen onay aldı tabii. Bugünlerde Disney Plus’ın kütüphanesine gelmesiyle tekrar gündeme gelen “The Bear”, dinamik yapısı ve hikâyesiyle adını dizi tarihine yazdıracak işlerden biri gibi görünüyor.
“The Bear” bir beyaz yakalı dizisi değil fakat bana kalırsa anlattığı mutfak hikâyesinde, insanların bir arada çalışmasının karmaşıklığına, mutsuz bir çalışma ortamında iyi bir iş (dizi için bu, “iyi bir tabak”) çıkarabilme kaygısı ve değindiği diğer meselelerle seyirciyi kendine çekmeyi başarıyor. Yazıyı bitirmeden Mr. Beef’in Chicago’da bulunan gerçek bir sandviç restoranı olduğunu ekleyelim. Yolunuz Chicago’ya düşerse restoranın meşhur İtalyan sandviçlerinin tadına bakabilirsiniz, yakın vakitte Chicago planınız yoksa da ayrıntılarıyla Chicago’yu ekranınıza getiren “The Bear” oldukça iyi bir seçenek gibi görünüyor.
